İşte seyre değer bir Stephen King uyarlaması! Hem de gayet iyimser ve insana dokunan bir yönden. İnsan hayatının dönüm noktalarını, değişim anlarını, rastlantıları ve tüm doğallığıyla ölümü “Chuck’ın Hayatı” nda bir başka gözle izliyoruz.

Yönetmen Flanagan, yaşanmış bir hayatı geri sararken üst düzey analojiler kullanıyor. Ünlü Amerikalı şair Walt Whitman’ın dizelerinden de faydalanarak işin sanatsallığını derinleştiriyor. Sade, naif oyunculuklar ve abartısız karakterler işe yalınlık katmaya film boyunca devam ediyor.

Stephen King’in kısa hikaye olarak yayınladığı bu eser, beyazperdede hakkı verilecek kadar iyi işleniyor. Güçlü hikaye anlatım tekniği, izleyenlere üzerine düşünmesi için bıraktığı alanlarla film bittikten sonra etkisi tatlı bir şekilde devam ediyor.

Ne dersiniz? Chuck’ın hayatına, belki de kendi hayatınıza doğru bir yolculuk fena olmaz mıydı?

 

YORUMLAR