Emin Alper’in bol ödüllü, Cannes seçkili “Kurak Günler” i gösterime girdi. Girmesiyle beraber de oynadığı salonlarda hafta sonu kapalı gişe olmayı başardı. Çoğu sanat filmine nasip olmayan bu hızlı giriş, Emin Alper sinemasının gelişiminin yanında seyircinin de farklı işlere ne kadar hasret olduğunun göstergesi.
Bir Anadolu kasabasına tayini çıkan Emre savcının hikâyesinin anlatıldığı filmde olay örgüsü, sahneler ve müzik ince detaylarına kadar düşünülmüş. Temponun yer yer çok yükseldiği, çekim teknikleriyle zenginleşen akışta seyirci hem geriliyor, hem de merak ediyor.
Gündemi takip eden toplumsal konulara da cesurca yaklaşması beğenilmesinde bir başka önemli nokta. Alper, azınlıkların durumu, siyasi gerilimler, kutuplaşma, çevresel sorunlar ve iletişim problemleri üzerinde adeta felsefe yapıyor.
Kültür Bakanlığı desteğiyle çekilen, Cannes Film Festivali’nde özel seçkide yer alan bu eser ileride de tartışmalara neden olacak gibi duruyor. Zira beğeneni ve beğenmeyeni filmden sonra şunu soruyor; sonrasında ne oldu? İşte sanatın mesajı burada başlıyor…
