Cannes Film Festivali’nden Altın Palmiye ile dönen “Triangle of Sadness”, Türkçe adıyla “Hüzün Üçgeni” sinemanın iyi hikaye anlatımı tarafını özlemiş izleyicininin tam aradığı tipte bir film. Daha önce “Square” filmiyle ses getiren İsveçli yönetmen Ruben Östlund’un yazdığı ve yönettiği film hem sosyolojiye merakı olan hem de Cannes seçkileri seven sinemaseverler için muhakkak görülmesi gereken bir yapım.

Filmi özel kılan üç önemli nokta var, bunlardan ilki hikayenin anlatımı ve kurgu. Östlund filmi seyircinin de içine gireceği anlamlı parçalara ayırıyor. İnsani duyguları da bu parçalar üzerinden çok incelikle işliyor.

İkinci önemli nokta ise karakterlerin ve beraberinde  oyunculukların gücü. Filmi tam “yönetmen filmi” yapan nokta da burada başlıyor. Son olarak ise görsellik ki burada da farklı çekim açısıyla karakterlerin gözünden hikayeyi yaşıyoruz.

Filmi izleyecek olanlar için “spoiler” vermeyelim ama Cannes’dan sonra ödül sezonunda da adını sıkça duyacağımız bir eser olacak. Özellikle sinemanın farklı renklerini özleyen izleyiciler için kesinlikle kaçırmamaları gereken bir yapım diyebiliriz.

Triangle of Sadness
9
OYUNCULUK
9
HİKAYENİN ANLATIMI
8.5
GÖRSELLİK
10Cümle 8.8

YORUMLAR